Susam
Susam, susamgiller (Pedeliaceae) familyasına ait, Anavatanı Afrika'dır. 30-125 santim boylanan, dik büyüyen bir yıllık bitkilerdendir. Yağ üretimi yapılan en önemli bitkilerden biri olan susam, ılıman iklimlerde yetişir ve gelişimini dört ayda tamamlar. Gelişim süresinde sıcaklığın 20 derece, çimlenme süresinde ise 20 dereceden daha yukarıda olması gerekir. Hemen hemen her türlü toprakta yetişen susam için en uygun toprak çeşidi kumlu ve killi topraktır. Gelişimini çabuk tamamlasa da ufak tohumlara sahip olduğu için ve yetiştirilecek topraktan iyi verim alınabilmesi için ekimden önce toprağın hazırlanması gerekir. Sonbahar-kış mevsiminde toprağın sürülmesi ilkbaharda ise ekimin yapılması gerekir. Ekim serpme yöntemiyle yapılacaksa dekara 1000 gr, mizberle ekim yapılacaksa 600 gr tohum yeterli olur. Ekimden sonra belli aralıklarla sulanması verimi arttırır.
Susam mutfaklarda ve aşçılıkta yaygın şekilde kullanılmaktadır. Ayrıca alternatif tedavi olarak da susamdan faydalanılmaktadır. Vitamin, mineral, lif, yağ asitleri bakımından zengin içeriğe sahiptir. Bu nedenle de birçok hastalığa karşı susamdan yararlanılabilir.
BÖLÜM 1Susamın Faydaları
Kan basıncını kontrol eder: Kardiyovasküler hastalıklar üzerinde etkilidir. Kan basıncını kontrol eder. Kalp hastalıklarına karşı iyi gelir. İçeriğinde bulunan magnezyum ve mineral damar genişletici etkiye sahiptir.
Kanser hastalığı: İçeriğinde yer alan temel besinlerin kanser riskini azaltıcı etkisi vardır. Magnezyum antikanserojen etkiye sahiptir. Magnezyumla birlikte daha pek çok besin bulunduran susam serbest radikallerle mücadele gücünü arttırarak kansere yakalanma riskini azaltır. Özellikle prostat, kolon, göğüs, akciğer gibi kanser türlerine karşı etkili olduğu bilinmektedir.
Şeker hastalığı: Susam diyabet ve diyabete bağlı gelişebilecek hastalıkları önleyici etkiye sahiptir. Susam vücutta glikoz ve insülin düzeyini ayarlayıcı etkiye sahiptir.
Kolesterol: Yapılan çalışmaların sonuçlarına göre susam kötü kolesterol seviyesini düşürerek iyi kolesterolün artmasına yardımcı olur.
Kansızlığa karşı iyi gelir: Kırmızı kan hücrelerinin eksikliği sebebiyle ortaya çıkan anemi rahatsızlığına karşı iyi gelir. Anemi demir eksikliğine bağlı gelişmişse susamın zengin demir içeriğinden yararlanılabilir.
Artrit: Artrit oldukça ağrılı bir hastalıktır. Susam artrit ağrılarını hafifletmek için alternatif olabilir. Eklem tendonlarında oluşan inflamasyonu azaltıcı etkisi vardır.
Kemik sağlığı: İleri yaşlarda ortaya çıkabilecek osteoporozun engellenmesi için gerekli olan kalsiyum susamın içinde yer almaktadır. Kalsiyum içeriği kemikleri güçlendirerek kemikleri birçok hastalığa karşı korur. Çocuklarda kemiklerin gelişimine destek olur.
Folik asit: Susam folik asit bakımından oldukça zengindir. Gebelik döneminde anne karnındaki bebeğin gelişimi içinde oldukça faydalıdır.
Aksiyete: Anksiyete de yaşanan endişe ve kaygıya karşı faydalıdır. Beyin fonksiyonlarını geliştirir. Sinir hastalıklarının belirtilerini azaltır.
Sindirim sistemi sağlığı: İçeriğinde yüksek miktarda lif bulunan susam sindirim sistemi sağlığını korur. Bağırsak hareketlerini hızlandırır.
Göz sağlığı: Göz sağlığını destekleyen susam, göz yorgunluğu, göz iltihabı, bulanık görme gibi göz sorunlarına karşı iyi gelir. Göz çevresinde oluşan kırışıklıklar için susam yağı kullanılabilir.
Metabolizmaya karşı faydalıdır: Vücut sağlığı için önemli olan besin maddelerini içeren susam metabolik fonksiyonun artmasına yardımcı olur.
Astım: Susam içeriği sayesinde astım sebebiyle tıkanan hava yolları içinde gelişen spazmın hafiflemesini sağlar.
Karaciğer sağlığı: Karaciğeri hastalıklara karşı korur, karaciğer fonksiyonlarını arttırır. Karaciğerde detoks etki sağlar.
Ağız sağlığı: Susam ağız ve diş sağlığı içinde oldukça faydalıdır. Diş ağrısı, dişeti hastalıkları ve ağız içinde oluşan yaralara karşı yağından yararlanılabilir.
Cilt sağlığı: Susam tohumu cildin elastikiyetini geliştirmeye yarayan kolajen üretimini destekler.
BÖLÜM 2Susam Yağı
Susam yağı, susam tohumlarının preslenmesi sonucu elde edilir. İşlem anında uygulanan bazı yöntemlerle yağın yoğunluğu ve aroması değişebilir. Susam bitkisi kuruduktan sonra tohumları çıkarılır. Tercihen kavrulmuş ya da çiğ olarak preslenir. İki defa filtre uygulanarak yağ kullanım için hazır edilir.
Susam Yağının Cilde Faydaları
- Susam yağı iltihap ve yaralar üzerinde oldukça faydalıdır. Enfeksiyonların kısa sürede geçmesini sağlar.
- Yoğun bir kıvama sahip olan susam yağı cilde uygulandığında cilt tarafından kolayca nüfus edilir. Cilde masaj şeklinde kullanıldığında pek çok cilt sorununa karşı iyi gelir. Hasarlı hücrelerin onarılmasını sağlar. Ciltte meydana gelen kırışıklıklar üzerinde de oldukça faydalıdır.
- Susam yağının nemlendirici etkisi bulunmaktadır. Cilde uygulandığında cildin nem dengesini korur.
- Masaj yağı olarak kullanılabilir. Vücudu toksinlerden arındırmak için masaj yöntemiyle kullanılabilir.
Susam Yağının Saça Faydaları
- Susam yağı saç rengini koyulaştırmak için kullanılabilir. Saçlara masaj yapılarak uygulandığında hem saç rengini koyulaştırır hem de saçlarda erken dönemde oluşan beyazlara karşı çözüm olur.
- Saç derisinde kan dolaşımını arttırarak saçların daha çabuk ve sağlıklı uzamasını sağlar.
- Saç bitine karşı susam yağından yararlanılabilir. Antibakteriyel etkisi vardır. Saç derisinde oluşan mantar hastalıklarına karşıda iyi gelir.
- Parmak uçlarıyla saç derisine gece yatmadan masaj yapılarak uygulandığında kepeğe karşı çözüm olabilir. Bir ay boyunca devam edildiği sürece başarılı sonuç alınabilir.
BÖLÜM 3Susamın zararları
Susam kullanımı oldukça yaygın olan bir bitkidir. Kullanım dozuna dikkat edildiği sürece herhangi bir zararı yoktur. Bazı özel durumlarda ve kullanım miktarına bağlı olarak yan etkilere maruz kalınabilir.
- Gebelik ve emzirme dönemi için kullanımının güvenilir olduğu bilinmektedir.
- Susam kan şekeri seviyesini arttırabilir. Bu nedenle diyabet hastalarının dikkatli tüketmesi gerekir.
- Kan basıncını düşürme olasılığı olan susam kan basıncı sorunu olan kişiler tarafından da dikkatli tüketilmelidir.
- Kan şekeri düzeyini etkileyebilecek olan susam planlanmış bir cerrahiden en az 2 hafta önce ilaç olarak kullanılıyorsa kullanımı bırakılmalıdır.