Küçük Prens

Küçük Prens, Fransız yazar ve pilot Antoine de Saint-Exupery tarafından yazılan ve 1943 yılında yayımlanan masaldır. Eserde bir çocuğun gözünden büyüklerin dünyası anlatılır. En çok satan ve okunan kitaplardan biridir.

• Önemli olan bakmak değil, görmektir.
• Gerçek duygularını asla saklamamalısın.
• Başkalarını değil, kendini yargılamalısın.
• Kibirli olmamalısın.
• Unutmak için içmek gereksiz bir çabadır.
• Kendini fazla ciddiye alma.
• Eğlenmeyi unutma.
• Keşfetmek için içgüdülerine güven.
• Yabancılardan birçok şey öğrenebilirsin.
• Sevdiklerinin yerini hiçkimse ve hiçbir şey dolduramaz.
• Bazen sevdiklerinizin özgürce uçmasına izin vermeniz gerekir.

Fazla egoya sahip olan ve bütün evrene hükmeden bu adam, aslında böyle bir gücü olmadığını bilir fakat bunu kabul etmez ve insanlara üstünlük taslamaya çalışır. 

İlgi meraklısı olan bu kişi her yaptığı şey karşılığında tebrik ve alkış bekler. Sanatçının toplumdan uzak oluşunu ve kendini yüksek, onlardan farklı hissettiğini gösterir.

İçmesinin sebebi olarak alkolik olmasını gösterir. İçerek hiçbir sorunundan kurtulamaz. Bu da bize insanların sorunlarından uzaklaşmak için sadece geçici olarak onları unutmalarını sağlayan alkole gereksiz yere başvurmalarını gösterir. 

Sürekli işiyle ve yetiştirmesi gereken şeylerle uğraşır ve hayatını yaşamayı unutur. Bu karakter çocukların gözünden tam bir 'yetişkin' betimlemesidir.

Her gün ışıkları kapatıp açan bu bekçi aslında bunu boşuna yapar. Bu karakter de takıntılı olan insanları konu alır. Bazı şeyler sadece insanların kafasında kurduğu öneme sahiptir.

Bu karakter kendi bulduğu gezegeni bile gezmemiştir. Bilim insanlarının buldukları önemli şeyleri önemsiz görüp açıklamaması ve değer vermemesi eleştirilmektedir.

Yılan Küçük Prens'e göre gezegenine dönüşün tek yoludur. İçerdiği zehir ve hazırladığı son itibariyle ölüm'ü simgeler.

Tilki karakteri Küçük Prens'e evcilleşmenin ve manevi bağın önemini gösterir. Hem akıl hocası,hem de yol göstericisidir. 'Gönül bağı kurduğun her şeyden sorumlusun' gibi birçok öğüt ve hayat dersi verir.

Önem verdiği ve eşsiz sandığı gül aslında herkes için aynıdır.

Kitabın yazarı aynı zamanda bir pilottur ve gerçek hayatta Sahra Çölü'ne düşmüştür. Bu kitabı, bu anısından esinlenerek yazmıştır.

• Eğer kelebekleri tanımak istiyorsak birkaç tırtıla katlanmak gerekir.
• Kendini yargılamak, bir başkasını yargılamaktan çok daha zordur. Eğer kendini iyi bir şekilde yargılamayı başarırsan, bu senin gerçek bir bilge olduğunu gösterir.
• İnsanların nerede oldukları asla bilinmez. Rüzgar onları oradan oraya gezdirir durur. Köklerinden yoksundurlar, bu da onları rahatsız eder.
• Çölü güzelleştiren, bir yerlerde bir kuyu saklıyor olmasıdır.
• Sana ait olanı bu kadar önemli yapan, onun için harcadığın zamandır.
• Sadece çocuklar ne aradıklarını biliyorlar.
• İnsanların artık hiçbir şeyi anlatmaya vakitleri yok. Onlar her şeyi tüccarlardan satın alıyorlar ama dost satan tüccar olmadığı için artık insanların dostları yok.
• Hiçkimsede olmayan yıldızlara sahip ol.
• Hiçbir şey mükemmel değildir.
• İnsanlar hayal etmekten yoksundurlar. Onlar sadece kendilerine söylenenleri tekrar edip dururlar.
• Eğer benim bir atkım varsa onu boynuma dolayabilirim veya alıp götürebilirim ama sen yıldızları asla yerinden söküp alamazsın.
• İnsanlarla birlikteyken de yalnız kalınır.
• Kendini beğenmişler, övgülerden başka hiçbi şey duymazlar.