Koah

Hastalığın gerçek ismi kronik obstrüktif akciğer hastalığıdır. En önemli sebebi sigara olmakla birlikte; kömür madenlerinde çalışan işçilerde ya da sürekli olarak karbondioksit ve karbonmonoksit gibi zararlı etkenlere maruz kalan kişilerde görülmektedir.

Koah hava yollarında oluşan kronik iltihabi bir hastalıktır. Hava yollarının geri dönüşümsüz olarak tıkanmasına ve solunum güçlüklerinin oluşmasına neden olur. Koah sonucunda hastada kronik hale gelen bir bronşit oluşur ve hava keseciklerindeki harabiyete bağlı olarak hava akımında kısıtlanma görülür. Bu durum tedavi edilmediği taktirde her geçen zamanda daha da kötüye gider.

Öksürük: Öksürük KOAH ın en çok ve ilk görülen belirtilerinden bir tanesidir. Genellikle sigara içen bireyler uzun süreli öksürük problemi yaşasalar dahi bunu normal karşılayacaklarından dolayı hastalar doktora başvurmazlar ve KOAH ilerlemeye devam eder.

Nefes Darlığı: Efor harcamayla birlikte nefes darlığı ortaya çıkabilmektedir. Koah tedavi edilmediği taktirde nefes darlığı artacak ve düşük eforlarda bile solunum güçlükleri yaşanacaktır.

Balgam Çıkartma: KOAH'ta sümüksü kıvamda ve genellikle beyaz renkli balgam çıkartma sıklıkla görülür. Özellikle sabah saatlerinde öksürüğe eşlik eden balgam çıkartma KOAH'ın önemli belirtileri arasında yer alır. Balgamın rengi zaman zaman sarı ve yeşilimsi renklere dönebilir. Bu durum iltihabi bir olayın göstergesidir.

Nefes Alıp Verme Esnasında Islık Sesi: KOAH'lı hastalarda hava yollarında ciddi daralmalar meydana geldiğinden dolayı nefes alıp verme esnasında havanın sürtünmesine bağlı ıslık çalma şeklinde sesler ortaya çıkar. Bu durum daha çok nefes verme esnasında görülür.

Göğüsün Ön-Arka Çapında Artış: Hastalığın ilerleyen dönemlerinde göğüs kafesinin ön arka çapı artarak hastada tipik bir görüntü meydana getirir.

KOAH tanısı almış bir hastanın ilk yapması gereken iş sigarayı bırakması olacaktır. Sigara kullanımı KOAH'ın en önemli sebeplerinden bir tanesidir. Bunun dışında hastanın sürekli bulunduğu ortamların havasının temiz olması gerekmekte ve hastanın bakteriyel ve viral enfeksiyonlardan kendini koruması gerekmektedir. 

Hastanın hekim tavsiyesiyle yapacağı egzersiz ve sportif faaliyetler özellikle erken dönemde tanı almış kişilerde hastalığın ilerlemesini durduruabilir veya yavaşlatabilir. Ancak bu konuda en çok dikkat edilecek nokta egzersizler sırasında hasta çok fazla efor harcamamalı doktor kontrolünde sporuna devam etmelidir.

KOAH'lı hastalarda iki tür ilaç kullanılır. Bunlardan bir grup hava yollarını genişletici(Bronkodilatör) etki gösterirken diğer grup da iltihabi durumları azaltmaya yönelik (Antiinflamatuar) etki gösterir. Bronkodilatörler hava yollarını genişleterek nefes darlığı, hırıltı ve öksürüğü azaltırlar. Antiinflamatuarlar ve antibiyotikler KOAH'a sahip bireylerin tamamında kullanılmayabilmektedirler. Hekim gerekli gördüğü durumlarda bu ilaçları reçete edebilmektedir. Örneğin hastanın balgam rengi sarı ve yeşil tonlarına dönmeye başladığında enfeksiyonu işaret edeceğinden dolayı antibiyotik tedavisine başlanabilmektedirler.

İlaçların yan etkilerini azaltmak ve etki hızını arttırmak için ilaçlar daha çok inhaler(Hava yoluyla) hastaya verilir. Böylece olay yerine daha kısa sürede daha çok ilaç ulaşmış olur.

Hastalığı çok fazla ilerlemiş olan hastalarda nebulizatör yardımıyla hastaya ilaçlar verilebilmektedir. Hasta düzenli olarak oksijen cihazıyla gezmek zorunda kalabilmektedir. Bu cihazların ayarları doktor ve hemşireler tarafından yapılmalı bunun haricinde ilaç ayarlamasına karışılmamalıdır.

KOAH adına günümüze kadar yapılan tedaviler KOAH'ı teavi etmeye yönelik değil semptomları azaltmaya yönelik olmuştur. Ancak son dönemlerde uygulanmaya başlanan balon dilatasyonu(genişletmesi) yöntemi sayesinde artık KOAH'ın ortadan kaldırılmasına yönelik tedaviler uygulanmaya başlanmıştır.

Balon tedavisinde amaç daralmış hava yollarını genişleterek açmak ve nefes borusunu temizlemektir. Bu işlemde bronkoskop ismi verilen ve nefes borusunun içini görmemizi sağlayan cihazlar kullanılır. Özel yapıdaki balonlar bronkoskop cihazının içerisine yerleştirilmek suretiyle nefes borusunun içerisine gönderilir. Balonlar daralma olan bölgelerde akciğerlere zarar vermeyecek şekilde şişirilerek bölgedeki kalınlaşmış dokular ve balgam kazınarak dışarı atılır. Bu işlem hasta uyutularak yani genel anestezi altında yapılmaktadır.

• İşlemden sonra hasta normal yaşantısına devam edebilmektedir.
• İşlem sonrasında hastada genellikle ağrı şikayeti olmamaktadır.
• İşlem tekrarlanabilir özelliktedir.
• Hastaların yaşı işlemin yapılmasına herhangi bir engel teşkil etmemektedir.
• İşlem sonrasında hastanın yaşantısında ve sağlığında gözle görülebilen değişiklikler olmaktadır. Hastaların oksijen tüpü ihtiyaçları azalmaktadır.