Kemik Kırığı

Kemik Kırığı

Kemik Kırığı, kemiğin bir yaralanma, kaza veya aşırı gir darbeye maruz kalması sonucu bütünlüğün bozulması durumudur. Kemiklerimiz, onların dayanamayacağı kadar kuvvet uygulandığında dayanamaz ve kırılırlar. Kemik kırılmalarında ilk yardım müdahalesinin doğru yapılması, tedavi sürecini kolaylaştırır ve kemiğin hızla iyileşmesini sağlar. Kırığın nasıl meydana geldiği, türünün ne olduğu ve yerinin doğru teşhis edilmesi tedavinin ikinci basamağı açısından önemlidir. Süreci, kırık türüne bağlı tedavi yöntemleri ve iyi bir bakım dönemi takip eder. Kırıklar kimi zaman alçı ile kolay şekilde tedavi edilirken, kimi zaman da cerrahi operasyonlara gerek duyulabilir. Gelişen teknoloji ile beraber kemik kırıkları konusunda son dönemlerde gelişmiş medikal aparatlar ve cerrahi yöntemler kullanılmaktadır.

BÖLÜM 1
Kemik Kırığı Nasıl Teşhis Edilir?

Kırığın teşhis sürecinin başında uzman doktor fiziki muayene yapar. Belirtileri tespit etmesi halinde kırık teşhisi koyar. Fiziksel muayenede net sonuç elde edilememesi halinde röntgen çekilmesine karar verilir. Röntgen aracılığı ile şüphe edilen bölgedeki organ ve kemiklerin resimleri alınır. Kemik kırıklarının %95'i röntgen ile tespit edilebilmektedir.

Bazı kırık vakalarında röntgen yöntemi ile de net teşhis konamayabilir. Özellikle kalça ve bilek kırıkları ya da stres kırıklarında BT ve MRI gibi görüntüleme yöntemleri kullanılır. Kalça kırıkları en fazla 60 yaş üstü kişilerde görülmektedir.

BÖLÜM 2
Kemik Kırığı Nasıl Tedavi Edilir?

Kemik kırıkları kendiliğinden iyileşebilen sağlık problemleridir. Tedavi sürecinin doğru işlemesi ve kemiğin düzgün bir biçimde yerine kaynaması adına destekleyici aparatlar kullanılmaktadır. Bu tip vakalarda altın kural; kemiğin iyileşene kadar hareket ettirilmemesi ve sabitlenmesidir. Bu süreçte uygulanan işleme redüksiyon denmektedir. Cerrahi müdahaleye gerek kalmadan kemiği yeniden konumlandırma işlemine kapalı redüksiyon denir ve çoğu kırık vakası bu yöntemle tedavi edilir.

Ciddi kemik kırığı vakalarında ise açık redüksiyon yani cerrahi yöntem uygulanır. Bu tip operasyonlarda kemiği sabitlemek için çubuklar, vidalar, pimler, plakalar ve tutkal gibi materyaller kullanılır. Kırık olan kemiğin enfeksiyon kapmaması için operasyon uygulanan bölge iyice temizlenir. Operasyon sonrasında enfeksiyonu önlemek için antibiyotik, ağrıları önlemek içinde ağrı kesici ilaçlar reçete edilir.

Kırığın alçıda olması halinde bile rehabilitasyon süreci en kısa zamanda başlar. Rehabilitasyon sürecinde hastanın kırık bölgesinde kan akışının sağlanması, kan pıhtılarının önlenmesi ve dokusunun korunması hedeflenir.

BÖLÜM 3
Kemik Kırığının Tedavisinde Kullanılan Yöntemler

Atel ve sargı ile sabitleme : Kırık meydana gelen bölgenin ilk aşamada sabitlenmesi için sargı bezi be atel kullanılır. Atel için düz bir tahta parçası bile kullanılması yeterlidir. Yapılan bu ilk müdahale de, kırığın daha ileri seviyelere ilerlemesi ve kırık olan bölgede şişlik meydana gelmesinin önüne geçilir.

Alçıyla sabitleme :  Kırık tedavisinde en çok kullanılan yöntem alçılamadır. Birçok kırık kemik ancak yeniden konumlandırıldıktan sonra iyileşme gösterir. Kırılan kemiğin iki ucunu düzgün bir biçimde sabitlemek için alçı kullanılır.

Traksiyon (Çekiş) :  Bu yöntemde sürekli bir çekme hareketi yapılarak, kemiklerin hizalanması sağlanır.

Dış fiksasyon : Bu operasyonda kırık olan bölgenin alt ve üstüne vidalar veya metal pimler yerleştirilir. Monte edilen bu materyaller cilt dışında bulunan metal bir çubuğa bağlanır. Bu cihaz, iyileşme sürecinde kemikleri uygun konumda tutarak dengeler. 2 ile 8 hafta arası süresince cihaz kırık bölgede kalır. Çok ağır vakalarda ise cihazın kalma süresi 1 yılı bulabilmektedir.

Açık redüksiyon ve internal fiksasyon : Bu tedavi yönteminde öncelikle kemik parçaları eski haline gelecek şekilde hizalandırılır. Sonrasında metal plakalar ve vidalar ile kırılan kemikler birbirine tutturulur. Ayrıca bu materyaller kemik iliğinin içine yerleştirilerek te tutturulabilir.

BÖLÜM 4
Kemik Kırıklarında İyileşme Süreci

Kemik kırılması vakalarında iyileşme süreci 3 evreden oluşmaktadır. Bu evreler sırasıyla:

Reaktif Evre :  Kırığı, kendiliğinden onaracak hücrelerin, bölgede toplanması sebebiyle morluklar oluşur. Genellikle kangren olunduğundan şüphe edilse de, aslında kırığın iyileştiğinin bir göstergesidir. Rekaif evrede kemik ve kıkırdak üreten hücreler ortaya çıkar. Bu hücreler 2-3 hafta boyunca doku üretmekle meşgulken osteoklast hücreleri de kemik atıklarını temizler.

Onarım Aşaması : Kırığın meydana geliş tarihinden yaklaşık 2 hafta sonra başlayan bir süreçtir. Onarım aşamasında kemik ve kıkırdak üreten hücreler protein üretimine başlarlar. Bu proteinlerin kalsiyum minerali ile bir araya gelmesiyle kırık olan bölgede kemik sertleşmesi başlar. Sertleşme süreci 6-10 hafta arasında değişmektedir. Sonrasında kemik, yük taşıyacak durumu gelir.

Yeniden Geliştirme Evresi : Bu evrede kemiğin eski gücüne gelmesi için fizik tedavi uygulanır. Fizik tedavi uzmanının verdiği egzersizler düzenli ve doğru şekilde uygulanırsa, kemik kısa sürede eski gücüne kavuşur.

Bu İçeriğe Tepki Ver

0
Bravo
0
Sevdim!
0
Çok iyi!
0
Hoş değil!
0
Yok artık!
0
Kızgın:!
0
Çok acı!

Üyelerimizin Yorumları

Yazar Bilgisi

avatar
Admin
Güneş Yanığı
Prosopagnozi (Yüz Körlüğü)
Göz Tansiyonu
Menisküs
Fıtık
Diyabet
Sinüzit
Klamidya