Grip

Grip, influenza ismindeki virüsün neden olduğu, 39°C üzerinde ateş, ağrı, halsizlik, kuru öksürük ve titreme gibi belirtilerle seyreden bulaşıcı bir viral enfeksiyondur. Genellikle bağışıklık sistemi zayıf olan kişilerde, yaşlılarda, çocuklarda ve kronik hastalığı olan kişilerde ölümcül sonuçlar gerçekleşebilir. Grip, halk arasında soğuk algınlığı problemi ile karıştırılır ancak her ikisi birbirinden farklı hastalıklardır. Grip hastalığı ilk 24-72 saat arasında bulaşıcı hale gelir. Hasta olan kişide belirtiler şiddetliyse, durum giderek kötüleşiyorsa, ateşi düşmüyorsa mutlaka bir sağlık kuruluşuna gitmelidir. Hastalar bir doktora başvurmadan kesinlikle ateş düşürücü ilaç ya da antibiyotik kullanmamalıdır.

• 38C üstü yüksek ateş 
• Yorgunluk ve halsizlik
• Baş ağrısı
• Kas ve eklem ağrıları
• Kuru ve ağrılı öksürük
• Bulantı ve kusma 
• Akıntı, hapşırma ve nefes alırken zorlanma

Her iki tipte solunum yolu hastalığıdır. Ancak bu hastalıklara farklı virüsler neden olur. Grip burun, boğaz, bronş ve yüksek olasılıkla akciğerler de dahil solunum sistemini bozar. Soğuk algınlığında ise sadece üst solunum yolunu etkilenir. Bu nedenle gribin ateş, yorgunluk ve vücut ağrıları gibi belirtileri soğuk algınlığına göre daha şiddetlidir. 

Öksürük bronşları tahriş olmasına neden olabilecek kadar yoğun değildir. Hastalığın en şiddetli evreleri ilk 3-4 gündür. Grip, istirahat ile 1 hafta içerisinde geçer. Fakat hastalığın ardından birkaç hafta boyunca kişi kendini yorgun hissedebilir. Grip ilk 24-72 saat arasında bulaşıcı hale geldiğinden, hasta olan kişi bu durumu fark edemeyerek virüsü çevresindeki kişilere de bulaştırabilir. 

Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre her yıl dünya genelinde 500 bin kişinin grip hastalığı nedeniyle hayatını kaybettiği bilinmektedir. Ağırlaşan belirtilerin önemsenmemesi ve kişilerin kendi başlarına ilaç kullanması ölümcül sonuçlara neden olabiliyor. Ölüm vakalarının %80’i bebek ve yaşlılarda meydana gelmektedir.

Grip hastalığı için farklı tedavi yöntemleri vardır. Günümüzde gribin tedavisi için etkili anti-viral ilaçlar bulunmaktadır, ancak bu ilaçların sadece doktor önerisi ile kullanılması gerekir. Grip belirtilerinin ilk ortaya çıktığı zaman düzenli olarak alındığında hastalık süresini kısaltabilir. İlaçlar özellikle ilk 48 saat içerisinde alındığında tedavi süreci daha olumlu geçmektedir.

Grip ve soğuk algınlığı ilaçları ateş, öksürük, ağrı ve burun tıkanıklığını azaltma gibi konularda hastayı rahatlatabilir. Ancak bu ilaçlar gribi tamamen tedavi etmez, sadece bu sürecin daha rahat atlatılmasına yardımcı olabilir. Ayrıca piyasada bulunan burun spreyleri de solunum yollarının rahatlamasına yardımcı olabilir. Bol su tüketimi ve öksürük şurupları öksürüğü yatıştırır.

4 yaşın altındaki çocuklarda doktorun önermediği öksürük ve soğuk algınlığı ilaçları kullanmamalıdır. Grip, yeni doğan bir bebeğin ölümüne sebep olabilir. Ebeveynlerin grip şüphesi bulunuyorsa mutlaka bir doktora başvurmaları gerekir. 

• Öksürürken ya da hapşıran kişilerin yanına mümkünse yaklaşılmamalıdır
• Ortak kullanım alanlarında hastalığın bulaşma riski daha yüksek olacağından, kişiler ellerini yıkamadan ağız ve burunlarına dokunmamalıdır.
• Eller sık sık sabunlu suyla yıkanmalıdır. Eğer bulunamıyorsa alkol içerikli dezenfektanlar kullanılabilir.
• Klavye, telefon gibi ortak kullanılan araçların yüzeyleri dezenfekte edilmelidir. Virüsler bu yüzeylerde 8 saat kadar yaşayabilmektedir.
• Soğuk algınlığı ve grip salgınlarında kalabalık ortamlardan uzak durulmalıdır.
• Her yıl düzenli olarak grip aşısı olunmalıdır. Ancak bu aşı %100 koruma sağlamayabilir.
• Bağışıklık sistemini güçlendiren koyu yeşil, kırmızı, sarı sebze ve meyveler tüketilmelidir.
• Düzenli egzersiz yapılmalıdır. Egzersiz yapılması halinde de hasta olunabilir, ancak hastalık daha az şiddetli belirtiler gösterir ve daha çabuk iyileşir

Grip aşısı ölü bir aşıdır yani inaktiftir. Her yıl yenilenmesi gerekmektedir. Aşı yapıldıktan sonra vücut, virüse karşı antikorlar üretmeye başlar ve bu antikorlar virüse karşı vücudu korumaya alır. Özellikle risk grubunda olanlar mutlaka aşı yaptırmalıdırlar. T.C. Sağlık Bakanlığı astım, diyabet, kalp hastalığı, böbrek hastalığı, nörolojik ya da nöromuskuler hastalıkları olan çocukların ve bu çocuklar ile aynı ortamı soluyan kişileri risk grubunda olduğu için mutlaka aşılanması gerektiğini önermektedir. Ayrıca kanser hastaları ve hasta bakımı ile ilgilenen sağlık çalışanlarının da aşılanması önerilmektedir.

6 aydan küçük olan bebekler, şiddetli yumurta alerjisi olan kişiler, geçmişte aşı nedeniyle alerjik reaksiyon alan kişiler, ateşli orta ve ağır hastalığı olan kişilerin ise grip aşısı olmamaları önerilmektedir.

Ülkemizde yapılan aşılar canlı olmayan virüslerden oluştuğu için, bu aşıların hastalık yapma olasılığı yoktur. Bu aşılarda, aşı yerinde oluşan ağrı ve hassasiyet en büyük yan etkilerdir.