Supernova
Supernova, enerjisi biten bir yıldızın patlaması durumudur ve galaksimizdeki en parlak ve büyük patlamalardır. Genel olarak birkaç hafta süren bu patlamalar, içinde bulundukları galaksinin aşırı miktarda aydınlanmasına neden olmaktadırlar. Gerçekleşen bu olay, milyarlarca yıldır parlayan yıldızların ölümü anlamına da gelmektedir. Patlamalar ile birlikte açığa çıkan ışık dalgaları belki de milyonlarca yıl sonra dünyamıza ulaşmaktadır.
BÖLÜM 1Supernova Patlaması
Süpernova, bir yıldızın merkezinde veya çekirdeğinde gerçekleşen bir değişim sonucu oluşmaktadır. Bu değişim sonucunda süpernova iki farklı yolla ortaya çıkmaktadır:
- Birinci tip süpernovalar, ikili yıldız sistemlerinde olmaktadır. İkili yıldızlar, aynı yörüngede olan iki yıldızdan oluşmaktadır. İki yıldızdan biri olan karbon- oksijen karışımından beyaz yıldız, diğer eşlik ettiği yıldızdan da madde çalmaktadır. Nihayetinde beyaz yıldız çok fazla madde ile yüklenmektedir ve bu da yıldızın patlamasına yani süpernovaya sebep olmaktadır.
- İkinci tip süpernovalar, tek bir yıldızın yaşam süresinin sona ermesiyle oluşmaktadır. Yıldızın nükleer enerjisi bittiğinde, kütlesinin bir kısmı çekirdeğine doğru akmaktadır. Artık, çekirdeğinden aldığı enerjisi biten tüm büyük yıldızların sonu süpernova patlamalarıdır.
Sonuç olarak; kendi yerçekimsel kuvvetine karşı koyamayacağından dolayı çekirdek oldukça ağırlaşmaktadır. Büyük bir patlamaya neden olacak şekilde çekirdek ağırlaşmaktadır.
Bir süpernova patlaması esnasında Güneş'in tüm ömrü boyunca yayacağı kadar enerji salınabilmektedir. Supernova patlaması sonrası arta kalan gaz ve toz bulutlarına supernova kalıntıları adı verilmektedir.
Süpernovalar esnasında sadece birinin dahi parlaklığı, Güneş'in parlaklığından 100 milyon kat daha fazla olabilmektedir. Bu patlamalar, maddenin evrende bir yerden bir yere taşınmasını sağlamaktadır. Güneş sistemleri, onların gezegenleri ve gezegenlerin uyduları bu maddelerin bir araya gelmeleriyle oluşmuşlardır.
Nerede ve ne zaman supernova patlamalarının gerçekleşeceği önceden tahmin edilmesi çok zor bir olaydır. Ayrıca süpernova patlamaları seyrek gerçekleşen olaylar olduğundan bu patlamaları yakalayabilmek için, uzayın belli başlı ve çeşitlli bölgelerinin sürekli olarak izlenmesi gerektiği belirtilmektedir.
Süpernovalar genelde tüm galakside görülmektedir. Ancak; bizim içerisinde olduğumuz Samanyolu galaksisinde çok zor gözlemlenmektedir. Bilinen ilk supernovayı Ms. 185' te Çin' li gökbilimciler gözlemlemiştir. 1604 yılında J. Kepler, Samanyolunda gözlemlenen süpernovayı keşfetmiştir. NASA' nın Chandra teleskopu daha yakın bir zamanda gerçekleşen süpernovayı bulmuştur.
BÖLÜM 2Süpernovanın Sınıflandırılması
Süpernova patlamalarının çeşitli türleri bulunmaktadır.
Ia, Ib, Ic, IIn, II- L, II- P
Bu türlerin en önemlisi Ia 'dır. Çünkü bu patlamalar esnasındaki maksimum parlaklık her zaman hemen hemen aynı kalmaktadır. Bu durum uzayın bir bölgesinde meydana gelen süpernova patlamasının, Dünya'dan gözlenen parlaklığının kullanılarak o bölgenin Dünya'ya olan uzaklığı hesaplanabilmektedir.
Süpernovalar sınıflandırılırken öncelikli olarak yayılan ışıkta hidrojene ait bir sinyal olup olmadığına bakılmaktadır. Hidrojen atomlarına ait sinyal olanlar II. tür, olmayanlar ise II. tür olarak snıflandırılır.
Sonrasında bu iki tür alt sınıflara ayrılmaktadır. I. tür süpernovalarda Si+ sinyali görülenlere Ia türü adı verilirken, Si+ sinyali görülmeyen I. tür süpernovaları sınıflandırmak için, Helyum sinyali olup olmadığına bakılmaktadır. Helyum var ise; Ib , yok ise; Ic olarak isimlendirilmektedir.
Bazı patlamalarda maksimum parlaklık seviyesine ulaşıldıktan sonra parlaklıkta ani bir düşüş gözlemlenirken; bazılarında ise parlaklık uzun süre korunmaktadır. Parlaklağında ani azalma olan süpernovalar II-L, parlaklığını koruyan süpernovalar ise II-P olarak sınıflandırılmaktadır.
Süpernovalarda isimlendirilme yapılırken, süpernova isminden gelen SN kullanılarak, ardından da keşif yılı ve bulunduğu takımyıldızı adının kısaltması yazılmaktadır. Örneğin; SN 1572 C şeklinde yazılmaktadır.
BÖLÜM 3SN 1987A Süpernovası
İçinde bulunduğumuz Samanyolu'nun en büyük uydusu Büyük Macellan Bulutu'ndan(LMC), 1987 yılında gezegenimize ulaşan bir süpernova patlaması gerçekleşmiştir.
Resmi adı SN 1987A olarak belirlenen bu süpernova patlaması, 20 Güneş kütleli bir yıldızın yaşamının bitmesi sonucu meydana gelmiştir. Patlama, 24 Şubat 1987 tarihinde ilk kez Şili'deki Las Campanas Gözlemevi'nde Lan Shelton ve Oscar Dahalde isimli astronomlar tarafından keşfedilmiştir. SN 1987A 400 yıldır çıplak gözle görülebilen ilk süpernovadır.
SN 1987A' nın ilk görüntüleri, patlamadan yaklaşık 1278 gün sonra elde edilmiştir. Hubble Uzay Teleskobu 1990 yılında gönderildiği için, daha önceki görüntüler alınamamıştır.
Patlama sonucunda oluşan ve yaklaşık 16 yıl sonra çekilen fotoğraflarda açıkça görülen dev gaz halkasının çapı yaklaşık 1 ışık yılı uzunluğundadır ve üstnovadan yayılan büyük patlama dalgalarının da etkisiyle milyonlarca santigrat dereceye kadar ısınmış durumdadır.
Bu halkanın, daha önce yüksek olasılıkla ölmekte olan yıldızın son bir kaç bin yıllık yaşamı esnasında, yıldız rüzgarlarıyla dışa doğru taşınan maddeden oluştuğu iddia edilmektedir.