Alp Er Tunga
Alp Er Tunga; İran, Arap, Hint, Yunan ve Asur kaynaklarında kendinden söz ettiren, ismi farklı coğrafyalarda destanlara konu olan Saka Türklerinin hakanıdır. İran kaynaklarında ve Firdevsi’nin Şehname adlı eserinde Alp Er Tunga "Efrasiyab" olarak adlandırılır. Heredot tarihindeki adı "Madyes", Asur kaynaklarında ise "Maduva"dır. Orhun yazıtlarında ise Dokuz Oğuzlar arasında "Er Tunga" adına yapılan bir "yuğ" (cenaze) merasiminden bahsedilmektedir. Divan-ı Lugat-it Türk' ün yazarı Kaşgarlı Mahmud'a ve Kutadgu Bilig'in yazarı Yusuf Has Hacip'e göre Firdevsi'nin Şehname adlı eserinde ismi geçen Efrasiyab, Türk Hakanı Alp Er Tunga'dır. Efrasiyab'ın Alp Er Tunga olduğunu Kutadgu Bilig'in şu mısralarından anlamaktayız;
Bu Türk beğlerinde adı belgülüg
Tunga Alp Er irdi kutı belgülüg
Bedük bilgi birle öküş erdemi
Bilgilig ukuşlug budun kördemi
Tajikler ayur anı Efrasiyab
Bu Efrasiyab tutdı iller talab
Tajikler bitmiş bitigde mum
Bitigde yok erse kim ukgay anı
(Türk beyleri içinde adı belli kutlu Alp Er Tunga büyük ve erdem sahibi bir hükümdardı. Çok bilgili meziyetli ve büyüktür. İranlılar ona Efrasiyab diyorlar. Bu Efrasiyab akınlarla dünyayı tuttu. İranlılar bunu kitaba yazmışlar. Kitapta olmasaydı bunu kim bilirdi.)
BÖLÜM 1Savaşları ve Yaptıkları
İskit (Saka) Türkleri M.Ö 8. yüzyıldan itibaren tarih sahesine çıkmaya başlamıştır. Ön Asyada hakimiyet kuran Sakaların başına M.Ö 7. yüzyılda, babası Pişeng (Peçenk) Han'ın ölümü üzerine, geçen Alp Er Tunga Sakalara en parlak dönemini yaşatmıştır. Alp Er Tunga o dönemde İran coğrafyasında hüküm süren Medleri defalarca yenilgiye uğratmış, İran topraklarının büyük bölümüne hakim olmuş, dört bir yana yaptığı seferlerle devletinin hakimiyet alanını doğuda Çin'den batıda Avrupa içlerine, kuzeyde Rusya'dan güneyde Irak,Suriye ve Hindistan sınırlarına kadar genişletmiştir. İranlı şair Firdevsi’nin Şehname adlı eserinde Efrasiyab (Alp Er Tunga) ın şehzadeliği ve hükümdarlığı döneminde İran ile yaptığı savaşlardan ve İran'ın destansı kahramanlarından olan Zal oğlu Rüstem ile Efrasiyab arasında ki mücadelelerden bahsedilmektedir.
İran-Turan savaşları Alp Er Tunga döneminde de devam eder. Alp Er Tunga’nın İran üzerine yaptığı ilk sefer İran hükümdarı "Nevzen" dönemine denk gelmektedir. Yapılan savaşta İran ordusu yenilir ve hükümdar Nevzen Sakalara esir olur. Nevzen'in tutsaklıkta ölmesinden sonra İran tahtına "Zev" geçer. Zev hükümdar olduğu dönemde hakimiyeti altında buluan Kabil bölgesinin yönetimini İranın kahraman isimlerinden olan Zaloğlu Rüstem'e bırakır. Rüstem ile birlikte Sakalar üzerine akın yapma hazırlıklarına başlar fakat ömrü buna yetmez ve ölür. Zev'den sora İran tahtına "Keykavus" geçer. Bu dönemde de yapılan savaşlar Alp Er Tunga’nın zaferleriyle neticelenir. Zaloğlu Rüstem’in savaşlara katılması da neticeyi değiştirmez. Keykavus'un ölümünden sonra İran tahtına "Keyhusrev" (Kıyaksares) geçer. Keyhusrev ordusunun başına Zaloğlu Rüstemi geçirir. Sakalar ile yapılan İran-Turan savaşlarının neticesi yine değişmez. Rüstem dahil bütün İran kahramanları Alp Er Tunga karşısında çaresiz kalır. 1400 lü yıllarda yaşamış olan Türk Firdevsi’nin Süleymanname adlı eserinde Zaloğlu Rüstem’in Efrasiyab karşısında bir tavşan gibi olduğu şöyle anlatılır:
"Efrasiyab Turan Şahıdır. Bir bahadır pehlevandır kim nara ursa rad-ı felek kan kuşanur, cenge girse kahramana yılan kuşandurur. Bir aslandır kim Rüstem-i Zal onun katında tavşandır."
Alp Er Tunga kazandığı zaferlerle İran’ın büyük bir bölümünü hakimiyeti altına almış ve bu topraklarda yeni şehirler kurmuştur. Kaşgarlı Mahmuda göre Alp Er Tunga’nın "Kaz" adında bir kızı vardı ve bugün İran sınırları içeriside bulunan "Kazvin" şehrini Alp Er Tunga kızı için kurmuştur. Yine bugün İran sınırları içerisinde bulunan "Merv" şehrini de Alp Er Tunga’nın kurduğu Kaşgarlı Mahmud tarafından aktarılmaktadır. Alp Er Tunga’nın Anadoluya seferler yaptığı, Anadolu içlerine kadar ilerlediği ve orada ki şehirleri ve bakır madenlerinin olduğu topraklarıda hakimiyeti altına aldığı Firdevsi’nin Süleymanname adlı eserinden bize aktarılan bilgiler arasındadır.
BÖLÜM 2Ölümü
İran ve Turan arasında yapılan son savaş yine Alp Er Tunga’nın galibiyetiyle neticelenmiştir. İran'ın sevilen isimlerinden "Siyavuş" un Sakalar tarafından öldürülmesinin ardından Keyhusrev Alp Er Tunga'nın düşmanı olan Rum Kayzeri'nin de desteğini alarak büyük bir ordu toplar ve sefere çıkar. Büyük bir savaş yapılır fakat kazanan taraf yine Sakalar olur. Alp Er Tunga’nın bu savaşı da kazanmasının ardından İran- Turan arasında barış yapılır. Yapılan barışın nişanesi olarak Keyhusrev Alp Er Tunga için bir ziyefet tertip eder. Ziyafete katılan Alp Er Tunga bu ziyafette sarhoş edilir ve hile ile öldürülür. Bu tarih M.Ö 626,625 veya 624 yılıdır. Çin kaynaklarında da aynı tarihlerde büyük bir Turan hükümdarının öldüğü yazmaktadır. Yunan tarihçi Strabon’a göre Alp Er Tunga'nın ölümü İranlılar tarafından yıllarca bayram olarak kutlanmıştır. Türkler arasında ise asırlarca yas tutulmasına sebep olmuştur.
Bu yas ile dile getirilen ve günümüze kadar aktarılan Alp Er Tunga Sagu'su;
(Günümüz Türkçesi ile)
Alp Er Tunga öldü mü ?
Kahpe Dünya kaldı mı ?
Kalleş öcünü aldı mı ?
Şimdi yürek yırtılır.
Kötü fırsat gözetti
Gizli tuzak uzattı
Beyler beyini yaraladı
Kaçmaz ki nasıl kurtulur
Adeti böyle işte
Bunda başka sebep yok
Felek ok atıp vursa
Dağlar başı yıkılır
Erler kurtlar gibi uluyor
Üzüntüden yaka yırtıyor
Kısık sesle seslenip
Kanlı gözyaşı ağlıyor
Gönlüm içinden yandı
Kaybolmuş yara kalktı
Geceler günler geçti
O her yerde aranır
Alp Er Tunga tarihçiler tarafından Türk hükümdarlarının atası olarak görülmektedir. Arap tarihçi Mesudi, Efrasiyabın Türk olduğunu ve diğer Türk hanlarının da onun soyundan geldiğini, yazar. Yine Mesudi’ye göre Göktürk hakanı onun soyundan gelmektedir. Kaşgarlı Mahmud onun soyundan olmayanların Hakan-Han olamayacağını söyler. Büyük Türk devletlerinden olan Karahanlıların hanedanları da kendilerini Al-i Efrasiyab olarak adlandırmışlardır. Tarihçi Cüveyni de Uygur Devleti'nin hükümdarlarının Efrasiyab soyundan olduğunu söylemiştir. Ebul Gazi Bahadır Han Şecere-i Terakkime adlı eserinde Selçuklu devletinin kurucusu Selçuk bey ve oğullarının Alp Er Tunga soyundan geldiğini söylemiştir.